“Es-Sabûr” ismi, Allah’ın en güzel isimlerinden (esmâ-i hüsnâ) biridir ve “sonsuz sabır sahibi, acele etmeyen, her şeyi hikmetle uygun zamanında gerçekleştiren” anlamına gelir.
1. Es-Sabûr isminin anlamı
- “Sabûr”, çok sabırlı olan, cezayı hemen vermeyen, kullarına mühlet tanıyan demektir.
- Allah Teâlâ, kullarının günahlarını görür ama hemen cezalandırmaz; tövbe fırsatı verir, olgunlaşmalarını bekler.
- Bu isim, Allah’ın kudretinin yanında acele etmeme, hikmetle bekleme sırrını gösterir.
2. “Maiyet sırrı” ne demek?
“Maiyet”, Arapça معية kökünden gelir; “beraberlik, birlikte olma” anlamındadır.
Tasavvufta “maiyet sırrı”, kulun Allah ile daimî bir beraberlik şuuru içinde yaşamasıdır:
- “Nerede olursanız olun, O sizinle beraberdir” (Hadîd 4) ayetine dayanır.
- Bu beraberlik, fizikî bir yakınlık değil; ilâhî murakabe ve gözetim bilincidir.
3. “Es-Sabûr isminde maiyet sırrı”
Yani: Sabreden kulun hâlinde, Allah’ın “Sabûr” isminin tecellîsi vardır.
Kul nefsini tutar, acele etmez, ilâhî takdirin vaktine teslim olur.
Bu hâl, Allah’ın sabır sıfatıyla bir “beraberlik hâli” kurmak demektir.
Tasavvuf dilinde buna “maiyet sırrı” denir — kul sabır hâlindeyken Allah’ın Sabûr ismiyle “beraber” olur.
4. Kısa ifade ile
Es-Sabûr’un maiyet sırrı:
Allah’ın sabrını kalpte yansıtmak, olayların vaktine rızâ göstermek, ilâhî hikmete güvenmek ve o sırada Allah ile manevi bir beraberlikte bulunmaktır.
İbnü’l-Arabî ve Gazzâlî gibi sûfîler bu ismi “beklemenin marifet hâline dönüşmesi” olarak yorumlarlar:
“Sabır, kulun ilâhî fiili kendi eliyle değil, Hakk’ın eliyle görmesidir.”
Yani, sabreden aslında Allah’ın “Sabûr” sıfatıdır; kul sadece o ismin aynasında tecellîyi taşır.