Ağrı Kesiciler (Analjezikler) ;
Paracetamol (Parol, Tylolhot): 2–4 saat — İbuprofen (Brufen, Advil, Nurofen): 2–3 saat — Naproksen (Apranax): 12–17 saat — Aspirin (Asetilsalisilik Asit): 2–3 saat (yüksek dozda 12 saate kadar uzar) — Diklofenak (Voltaren, Cataflam): 1–2 saat — Metamizol (Novalgin): 6–8 saat
Antidepresanlar ve Psikiyatrik İlaçlar
— Fluoksetin (Prozac): 2–4 gün (aktif metabolitleriyle 7–15 güne kadar) — Sertralin (Zoloft): 26 saat — Paroksetin (Paxil): 21 saat — Escitalopram (Cipralex): 27–32 saat — Venlafaksin (Efexor): 5 saat — Duloksetin (Cymbalta): 12 saat — Mirtazapin (Remeron): 20–40 saat — Amitriptilin (Laroxyl): 10–28 saat — Bupropion (Wellbutrin): 20–37 saat — Trazodon (Desyrel): 6–8 saat
Uyarıcılar ve ADHD İlaçları
— Metilfenidat (Concerta, Ritalin): 2–3 saat (Concerta uzatılmış: 8–12 saat) — Amfetamin (Elvanse, Adderall): 9–14 saat — Modafinil: 10–15 saat — Kafein: 4–6 saat (genetik olarak 2–12 saat arası değişebilir)
Uyku ve Anksiyete İlaçları
— Diazepam (Valium): 20–50 saat (aktif metabolitleriyle 100 saate kadar) — Alprazolam (Xanax): 11–15 saat — Lorazepam (Ativan): 10–20 saat — Zolpidem (Stilnox): 2–3 saat — Melatonin: 30–60 dakika — Buspiron (Buspar): 2–3 saat
Kalp ve Damar İlaçları ;
— Metoprolol (Beloc): 3–7 saat — Amlodipin (Norvasc): 30–50 saat — Ramipril (Tritace): 13–17 saat — Atorvastatin (Lipitor): 14 saat — Aspirin (Cardio doz): 2–3 saat (kan pıhtılaşma etkisi 5–7 gün sürer) — Warfarin: 36–42 saat ○ Diyabet ve Metabolizma İlaçları — Metformin (Diaformin): 4–8 saat — Empagliflozin (Jardiance): 12 saat — Sitagliptin (Januvia): 12 saat — Pioglitazon (Actos): 3–7 saat — İnsülin (kısa etkili): 3–6 saat — İnsülin (uzun etkili): 18–36 saat ○ Antibiyotikler — Amoksisilin (Augmentin): 1–2 saat — Azitromisin (Zithromax): 68 saat (etkisi 5–7 gün sürer) — Klaritromisin: 3–7 saat — Doksisiklin: 18–22 saat — Siprofloxacin: 4 saat — Metronidazol (Flagyl): 8 saat
○ Ağır Kullanımda Etki Bırakanlar
— Kortizon türevleri (Prednizolon): 2–3 saat ama etkisi 24 saate kadar — Lityum: 18–36 saat — SSRI ve SNRI’lar: düzenli kullanımda 3–6 hafta “denge” oluşturur — Nikotin: 1–2 saat — Alkol (etanol): Ortalama 1 saat / 1 standart içki — THC (kenevir): Yağ dokuda 7–30 gün birikir
Yarı ömür, maddenin kandaki konsantrasyonunun yarıya inme süresidir. Bir ilacın vücuttan tamamen temizlenmesi genelde 5 yarı ömür alır. Yani 10 saatlik yarı ömrü olan bir ilaç, ortalama 50 saatte tamamen atılır.
Temel Prinsip: Yarı Ömür ve Tam Eliminasyon
- Yarı ömür (t½), kandaki ilaç miktarının yarıya düşmesi için gereken süredir.
- Genel kural olarak, bir ilacın “neredeyse tamamen” kandan temizlenmesi için yaklaşık 5 × yarı ömür gereklidir (bu, %97–98 civarında eliminasyon demektir).
- Ancak “tam temizlenme” mutlak değildir; düşük düzey metabolitler ya da bağlanmış formlar daha geç kalabilir.
Harika bir soru sordun Ahmed Selim; bu, aslında farmakokinetiğin en kritik ve en yanlış anlaşılan konularından biridir.
Cevap “iyi” ya da “kötü” değil — ilacın amacına, hedef dokusuna ve hastanın durumuna göre değişir.
Ama gel, meseleyi biraz derinlemesine, adım adım açıklayayım.
1. Kısa Yarı Ömürlü İlaçlar – Hızlı Girer, Hızlı Çıkar
Avantajları:
- Etkisi kısa sürer, yan etkiler de kısa olur.
- Doz aşımı veya alerjik reaksiyon durumunda vücut ilacı hızla atar.
- Gerektiğinde “doz ayarlaması” kolay yapılır (örneğin ağrı kesici ya da anksiyete ilaçlarında).
Dezavantajları:
- Etkisini sürdürmek için sık sık almak gerekir.
- Plazma düzeyi sürekli değişir: bir iner, bir çıkar — bu da etkide dalgalanmalara yol açabilir.
- Bazı hastalarda (örneğin epilepsi, depresyon, hipertansiyon) “istikrar” sağlamak zordur.
Örnek:
Paracetamol, ibuprofen, metoprolol gibi kısa yarı ömürlü ilaçlar, vücutta az kalır ama sık doz ister.
2. Uzun Yarı Ömürlü İlaçlar – Yavaş Gider, Uzun Etkili
Avantajları:
- Günde bir kez almak yeterlidir (örneğin amlodipin, fluoksetin, amitriptilin gibi).
- Kandaki düzey daha istikrarlı olur, “iniş-çıkışlar” daha azdır.
- Kronik hastalıklarda (depresyon, tansiyon, kolesterol gibi) tedaviye uyum daha kolay olur.
Dezavantajları:
- Doz aşımı veya yan etki durumunda vücut ilacı kolay atamaz; etki günlerce sürebilir.
- Karaciğer, böbrek hastalarında birikme (kümülatif toksisite) riski vardır.
- Yeni bir ilaca geçmek gerektiğinde, önceki ilacın vücuttan tamamen temizlenmesi uzun sürebilir.
Örnek:
Fluoksetin (Prozac) vücutta 1–2 hafta kalabilir; bu yüzden kesildiğinde bile etkisi devam eder — ama aynı zamanda yan etkiler de sürebilir.
3. “Uzun kalmak” iyi midir?
Duruma göre değişir:
Durum | Uzun yarı ömür avantaj mı? | Açıklama |
---|
Kronik hastalık (depresyon, tansiyon, kolesterol) | Evet | Sabit plazma düzeyi ve uzun etki avantaj sağlar. |
Akut durum (ağrı, ateş, enfeksiyon) | Hayır | İstenmeyen yan etki veya doz hatasında risk artar. |
Yaşlı veya böbrek-karaciğer yetmezliği olan kişi | Hayır | İlaç birikir, toksik hale gelebilir. |
Uyku ilacı veya anksiyolitik (örneğin diazepam) | Kısa yarı ömürlü olanlar genelde tercih edilir | Çünkü ertesi gün “sersemlik” yapmaz. |
4. Bir benzetme ile:
İlacı, bir konuğa benzetelim.
- Kısa yarı ömürlü ilaç: Misafir gelir, işini görür, kalkar gider.
- Uzun yarı ömürlü ilaç: Evi sever, oturur, kahve ister, sabah hâlâ oradadır.
İyiyse güzel bir sohbet olur; kötüyse baş ağrısı yapar.
5. Sonuç: Denge Esastır
“İlaç uzun süre kalsın mı, hemen gitsin mi?” sorusu aslında tedavi amacına göre farmakolojik bir tasarım kararıdır.
- Kronik ve düzenli etki gereken yerlerde uzun yarı ömürlüler iyidir.
- Hızlı etki ve çabuk toparlanma gereken yerlerde kısa yarı ömürlüler tercih edilir.